24 Aralık 2013 Salı

Neye niyet, neye kısmet terzisi (kruvaze tunik)

 Bu aralar dikişe merak sardım. Her gördüğüm güzel modelin nasıl dikilmiş olduğunu düşünmeden edemiyorum. Ve nihayetinde ben de her dikiş sever gibi bir burda dergisi alıp, bir tunik modeli beğenip, başladım dikmeye. Biraz o kalıp çıkarma meseleleri oyaladı tabi. Ama sonuçta benim diktiğim ile model arasında hiç alaka yok. Model biraz belirmeye başlayınca, aslında şurası şöyle olsaydı, burası böyle olsaydı derken böyle bir şey çıktı ortaya. (Nedense genellikle farklı şeyler çıkıyor: )Hem acemi olup hem de kalıba sadık kalmayınca, biraz uğraştım tabi, ama sonuçta rahat kullanabileceğim bir tunik çıktı ortaya. Bu arada her karede farklı renk tonları yakalamayı başarabildiğim :) için her resimde farklı bir renkmiş gibi görünen tuniğin orijinal rengine en yakın olan resmi  ilk sıraya koydum.


 
 
Bu dikmeyi hedeflediğim tunik,
 
 
 

                                                Bu da ortaya çıkan,




Arkasına da zincirden bir kemer yaptım
 

 
 
 
                                       Bilmem iyi, bilmem kötü yaptım:)




 

19 Aralık 2013 Perşembe

Sanatta bir çocuk kadar özgür olmak


  Ünlü bir ressam (tam olarak hatırlayamıyorum hangi ressamdı) '' Güzel resim çizmeyi başardım ama bir çocuk kadar özgür çizmeyi başaramadım '' demiş. Yani çizerken kural, kaide tanımadan, sadece içinden geldiği gibi çizmek:) Çocuklar da öyle değil midir? Sadece hayal ettikleri gibi çizerler, olması gerektiği gibi değil. Belki de sanatın en doğal halidir o.
 İşte benim yavrularda öyle doğal ve güzel sanat eserleri çıkardılar ortaya. Biri eskiden siyah olan çay kutusu. Ahmet'imin ellerinden fosforlu (neon) sarı ve turuncuya dönüştü. Diğeri ise Ali Kerem' imin elinden fosforlu turuncuya meyletmiş kozalak:) Fotoğrafta renkler biraz soluk çıkmış. Ama gerçekte gayet canlı renkler.
 Bir çay kutusu ve bir kozalak ancak bu kadar can alıcı olabilirdi:))



6 Aralık 2013 Cuma

Salaş pardüse

 Çok sevdiğim yazlık bir pardüsem den kalıp çıkararak diktiğim pardüse. Bu tarz salaş kıyafetleri seviyorum.  O yüzden ona çok benzer bir pardüse daha dikmiş oldum. Biraz daha kalın bir kumaş, aynısı olmadı tabi, bazı farklar var aralarında.  Hatta bu gün giydim bile:)) 
 
 

 
 


1 Aralık 2013 Pazar

Keçe kumaştan yelek

 Kızıma keçe kumaştan diktiğim yeleği görüyorsunuz. Keçe kumaşta dikimi kolay bir kumaş, çünkü kenarlarını kıvırmak gerekmiyor. Kenarları sağlamlaştırmak için yine de kenarlara düz dikiş gittim. Omuzlarına da hazır  zımbalardan diktim. Benim hoşuma gitti. Fakat kızım biraz daha büyüse daha güzel duracak sanki:)).








22 Kasım 2013 Cuma

Kitap ayraçları


Kızımın (bir tanesi de oğlumun) özenle yaptığı kitap ayraçları. Emek verdikleri için benim için çok değerliler:)
  





















  













                          


















15 Kasım 2013 Cuma

Genç kız sabahlığı

 Kızım biraz büyüyüp benim eşyalarıma ortak olmaya başlayınca, ona bir sabahlık dikmek gerekti. Kalıbını kendi sabahlığımdan çıkardım. Tabi kusurları var ama kızım beğendi. İhtiyacı karşıladı anlayacağınız.
 Poları dikmek çok kolay oldu. Tam acemi terzi kumaşı. Kumaş kaymadığı için kolay dikiliyor. Benim gibi acemilere duyurulur.
 İşte küçük  genç kız sabahlığı:)






4 Kasım 2013 Pazartesi

El havlularım

        Yeni yaptığım el havlularım. Fisto ve inci ile süsledim, misafirlerim için:)





 




  Bunlar da el işleri satan bir stanttan aldığım minik sabuncuklar. Fikir vermesi açısından. . .
 
 

31 Ekim 2013 Perşembe

Acil kuş lazım olunca

 Uzunca bir zamandır almak istediğim kafes ve fenerleri zar zor bir araya getirince acilen kafesin içine kuş lazım oldu:)) Ben kuşu şimdi nereden bulayım derken, bulana kadar ben bunu kendim yaparım dedim ve yerli malı bir kuş ürettim.
 İskeleti iki midye kabuğunu birbirine yapıştırarak oluşturdum. Üzerini alçı ve beyaz tutkal karışımı ile kapladım. Baş oluşturdum. Üstünü de beyaz tutkal ve pamuk ile kapatarak tüylerle süsledim. Ayaklar telden tabii. Onu da birdal parçasına yerleştirdim. Bu arada bahsettiğim beyaz tutkal ve alçı karışımını son günlerde pek çok yerde kullandım. (ilave olarak ben bu karışımı nerede okumuştum diye düşünürken, Makasın Dansı bloğunun sahibi sevgili Serpil Hanım'ın bloğunda okuduğumu fark ettim sonradan. Ona da buradan teşekkürler. )Örneğin çocuk odasına yaptığım rüstik perdelerin aparatları çocuklar asıldığı için yerinden çıkmış ve yeri genişlediği için duvar vidayı tutamaz hale gelmişti. Bazı kişilere sordum ama bu soruna çözüm bulamadıklarını söylediler, aynı zamanda  stor perdelerin bazılarında da alçı tavanlarda sorun yaşamıştık. O boşlukları bu karışımla doldurup içine dübeli yerleştirdik, kuruduktan sonra çok sağlam bir yapı oluştu. Ahşap yüzeyler de de denedik ve sonuç aynı.  Çözüme ulaştıramadığımız bu sorunumuza kendimiz çözüm bulduğumuz için pek bir memnun olduk. Bu mucize ) karışımı biz çok sevdik:) Hani bu tarz sorunları olanlar varsa diye. . .
   Bilmem bir kuş için değer miydi bu kadar uğraşmaya?:)




 Tabi acizane cansız bir kuş yapmak için çabalayıp dudurken, insan oğlunun acizliğini, yaradanın yüceliğini tefekkür etmeden de duramadım.


 
 
 
 
 
 
 
Madem bu kadar bahsettim,  kafes ve fenerlerimi de göstereyim size :)
 

27 Ekim 2013 Pazar

Kapı önü anahtarlık

Yenilenmiş hali
 


                                                     Önceki hali



23 Ekim 2013 Çarşamba

abajurdan ayaklı kaseye


  Bir kenara atılmış abajur ile mumluğun birleşiminden böyle bir şey ortaya çıktı.


 
 
 
 




 
 
ilk halleri
 
 
 
 
birleştirilince
 
 


 Önce enamelle yüzeyleri kapladım, boyadım. Kabartma hamurlarından kelebekler kesip onları da boyadım ve yapıştırdım. En son sprey vernikle vernikledim ve süsledim. Bu arada camları birbirine japon yapıştırıcısı ile yapıştırdım.


 
 
 
 
 
 
 
 


 
 
 
 


     Olmuş mu?